1950 Yılında doğan sanatçı, İstanbul Konservatuarı Tiyatro Bölümünde eğitim aldı. Bursa Oda Tiyatrosu, Halk Evi Sahnesi, Halk Eğitim Tiyatrosu ve Net Tiyatro’sunda rol alan ve 1967 ile 1970 yıllarında resim sergileri açan sanatkar, 1979 yılında Darphane’de çalışmaya başladı.
Kalkınma için Balıkçılık temalı 1980 yılı FAO hatıra paralarındaki içi içe geçmiş balık ve balıkçılar deseninin tasarımcısıdır. Balığın kuyruğunda T. S. Coşkun şeklinde imzası bulunan Turgut Salih Coşkun’un bu deseni, FAO serisi bakır 5 kuruş ile acmonital iki buçuk ve beş liralarda kullanıldı.
FAO 1980 Balıkçılık 5 Lira tura
FAO 1980 Balıkçılık 2,5 Lira tura
FAO 1980 Balıkçılık 5 Kuruş tura
1979, T.S. Coşkun eseri, Nasreddin Hoca temalı kalıp çalışması
1978 Turgut Salih Coşkun eseri, Yunus Emre kalıp çalışması
Fransa’ya yerleştiği 1980 yılında, Paris Darphanesi kendisine İstanbul temalı madalyon ısmarladı ve çalışmaları 4.000 Franklık ödül ile taltif edildi. Ardından doğrudan metal yontma teknikleri üzerine eğitim alarak masif bronzdan heykeller yapmaya başladı ve tekniğini madalya kalıpları üretiminde kullanılacak hale geliştirdi.
Çalışmalarından örnekler:
Aralarında Salih Coşkun’un eserinin de bulunduğu 1980 yılı FAO paralarını gösterir katalog sayfası
Fransa Darphanesinin ısmarladığı İstanbul temalı Madalyon
İstanbul temalı Madalyonun negatif kalıbı
İstanbul temalı Madalyon sebebiyle Fransız Darpahesinden altığı takdir ve 4.000 Franklık ödülün beratı
Sanatçının 1979 yılında ürettiği Nazım Hikmet Madalyonu
Sanatçının 1979 yılında ürettiği Nazım Hikmet Madalyonu ve doğrudan direkt metal yontma tekniği ile ürettiği bronz heykeller
Sanatçı, 1980 yılından beri Paris’te heykel ve resim alanında çalışmalar yürütmektedir. Kış aylarında Paris’teki atölyesinde resim ve desen üreten sanatkar, yaz dönemlerinde ise Paris dışındaki bir kasabada bulunan diğer atölyesinde heykeller yapıyor.
COSKUN adıyla ünlenen sanatçının ağaç gövdelerini yontarak oluşturduğu heykeller, Paris’in parklarını süslemektedir.
1951 yılında Erzincan’da dünyaya gelen sanatçı, 1974 yılında İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi (İDGSA) Yüksek Heykel bölümüne girdi. Hocaları Prof. Şadi Çalık ve Prof. Hüseyin Gezer’in teşvikiyle 1977’de Darphane’de çalışmaya başladı. Ancak Darphanenin çalışma şartlarının, okuduğu okulu (İDGSA) bitirmesine uygun olmaması yüzünden bir yıl sonra ayrıldı.
1980’de Akademi’den mezun oldu ve bir yıl sonra, Darphanenin çağrısı üzerine Heykeltraş olarak görevine geri döndü. 1986 yılında Roma Darphanesi’nde para yapımını öğrenmek için T.C. Devlet Darphanesi tarafından 5 ay süre ile İtalya’ya gönderildi.
2006 yılında Darphane’den emekliye ayrıldı.
Katıldığı Sergiler:
1976 yılında Arkeoloji Müzeleri açık hava resim sergisine katıldı.
1978 YDGSA Yüksek heykel bölümü öğrenci gurup sergisine katıldı.
1978 yılında Devlet resim heykel sergisine katıldı.
1979 yılında ilk kişisel heykel sergisini Nur Sanat Galerisi’nde açtı.
1979 yılında Devlet resim heykel sergisine katıldı.
1979 yılında 2. Sanat Bayramı etkinliklerine katıldı.
1981 yılında 3. İstanbul Sanat Bayramı “Yeni Eğilimler” Sergisine katıldı.
1981 yılında Maçka sanat galerisi çağdaş karma heykel sergisine katıldı.
1981 yılında Moda Güzel Sanatlar Galerisi’nde karma resim ve heykel sergisine katıldı.
1984 yılında 12. Uluslararası İstanbul Festivali “Günümüz Sanatçıları 5. İstanbul Sergisi” ne katıldı.
1993 yılında Sadberk Hanım Müzesi’nde Özgün Madalyon ve Heykel Sergisi açtı.
1994 yılında Foks Sanat Galerisi’nde heykel sergisi açtı.
2001 Akbank Sanat Merkezi’nde “Cumhuriyetin 78. Yılında Heykelle Buluşma” Sergisine katıldı.
Kazandığı Ödüller:
1979 yılında Osman Hamdi Heykel yarışmasında Birincilik ödülü aldı.
1987 yılında Başbakanlığın açtığı Devlet Madalya ve Nişanları yarışmasında 2 mansiyon kazandı.
Darphane’deki para tasarımları:
(Sanatçının desen aşamasından kalıp üretimine kadar tüm safhalarını kendisinin ürettiği eserler)
1977 yılı FAO 2,5, 5 ve 50 Liralarda kullanılan “Herkese Ekmek ve Konut” deseni
2005 T.B.M.M. Türkiye Büyük Millet Meclisi 85. Milli Egemenlik Yılı
2005 tedavül paralarından 1, 5 ve 10 Kuruşların tura yüzünde yer alan Atatürk portreleri
2009 tedavül paralarının tamamında (1, 5, 10, 25 ve 50 Kuruş ile 1 Lira) tura yüzünde yer alan, ilk olarak 1984 yılı 1, 5, 10, 20 ve 50 Liralıklarda yer alan Mustafa Kemal Atatürk portresi.
İlk kez 1984 yılı FAO Balıkçılık altın parasının yazı yüzünde kullanılan ve 1984’ten itibaren para setlerinde görülen Darphane logosu kendisinin eseridir (*27, Sf. 73, 74 & 75).
İstanbul Darphanesi Logosu
Darphane’deki diğer eserleri:
1982 Tekel Türkiye Şarap Yarışması Tekirdağ madalyon ön
1983 THY 50. Yıl madalyonu arka
1983 THY 50. Yıl madalyonu ön
1984 Fatih Belediyesi – Fatih Sultan Mehmet Madalyonu
1986 Kuzey Kıbrıs Havayolları madalyon ön
1986 Kuzey Kıbrıs Havayolları madalyon arka
TBMM – Türkiye Büyük Millet Meclisi madalyon ön
TBMM – Türkiye Büyük Millet Meclisi madalyon arka
1989 NATO’nun 40. Yılı ön
1989 NATO’nun 40. Yılı arka
1990 – Herşey İnsan İçindir – Çevre Emanettir madalyon
1990 – İnsanı Sev Çevreni Koru madalyon
Ünlü Türk Nümismatı Behzat Butak 1891 ~ 1963
Türk Nümismatik Derneği, Behzat Butak madalyonu arka yüzü
1996 Fenerbahçe şampiyonluk madalyonu ön
1996 Fenerbahçe şampiyonluk madalyonu arka
1998 Habitat 2 Kent Zirvesi madalyonu
Türkiye’m madalyonu
Türkiye’m madalyonu arka yüzü – Türk Devlet Darphanesi – Turkish State Mint
İzzet Baysal Vakfı Madalyonu
Türk Telekom madalyon
İBB şehrin anahtarı, gümüş döküm üzerine altın kaplama ön & arka
İstanbul Büyükşehir Belediyesi altın anahtarı sunum kutusu
İBB altın anahtarı kutu detayı
Yapı Kredi – Bilgi Çağı, Bankacılık Üssü
Yapı Kredi Bankacılık Üssü madalyonu
1982 Tekel Şarap Yarışması madalyonu
1983 Türk Hava Yolları THY’nin 50. Yılı madalyonu
1983 Uluslararası Vehbi Emre Serbest Güreş Şampiyonası madalyonu
1984 Fatih Belediyesi Madalyonu
1986 Kuzey Kıbrıs Türk Havayolları madalyonu
1987 Galatasaray Spor Kulübü Ali Sami Yen madalyonu
1989 NATO’nun 40. yıldönümü, “Özgürlük içinde Barış” sloganlı hatıra madalyonu
1990 “İnsanı Sev Çavreni Koru” ve “Herşey İnsan İçindir – Çevre Emanettir” sloganlı madalyon
1990 TBMM Türkiye Büyük Millet Meclisi madalyonu
1993 Türk Nümismatik Derneği TND’nin 25. Yılı, “Büyük Türk Nümismatı Behzat Butak” madalyonu
1996 Fenerbahçe Spor Kulübü Şampiyonluğu ve Atatürk’ün kulübü ziyareti madalyonu
1997 Yapı Kredi Bankası, Bilgi Çağı Bankacılık Üssü madalyonu (desen Ali Taran, rölyef Suat Özyönüm)
1998 Habitat II İstanbul Kent Zirvesi madalyonu
1998 Emlak Bank Tiflis Şubesi madalyonu
2000 İzzet Baysal Vakfı madalyonu
İstanbul Büyükşehir Belediyesi altın kaplama şehrin anahtarı ve kutusu
Yazımızın hazırlanmasında bizden yardımlarını esirgemeyen, kişisel arşivinden sunduğu çok değerli bilgi ve görseller sayesinde literatürde bahsedilmeyen parçaların listelenmesini mümkün kılan sanatçımız Sayın Suat Özyönüm’e en içten teşekkürlerimizi sunarız.
[2]Darphane çalışanları 23 Haziran – 19 Ekim 1988 tarihleri arasında greve gittiklerinden, bazı tedavül paralarını basma işi Meksika Darphanesine ihale edildi. 1988 tarihli 10 Milyon adet 100 Lira ile 1989 tarihli yaklaşık 66 milyon adet 500 Lira, İstanbul’da üretilen kalıplar ile Meksika’da darp edildi. Üretilen tedavül paralarına ek olarak biner adet gümüş 100 ve 500 Lira hatıra para basıldı. Bir süre Darphane bünyesinde saklanan bu hatıra paralar 1995’te kayıtlı koleksiyonerlere, birer adet kontenjan ile satışa sunuldu (*27, Sf. 100).
* Cumhuriyet dönemi Türk paralarının tasarımında emeği olan diğer sanatçılar için tıklayın.
Samsun’da Kafkas asıllı bir ailenin en büyük oğlu olarak 1934’te doğan sanatçı, 6 yaşından itibaren aile mesleği olan kuyumculukla haşır neşir oldu. İlkokulda yüksek matematik becerileri sebebi ile arkadaşları arasında Pisagor ismi takılmıştı. 6 yaşında buhar makinesi yaptı ve çalıştırdı. 1953 yılında liseden mezun olduktan hemen sonra Kapalı Çarşı’da açtığı dükkanda bilfiil kuyumcu ve hakkak olarak üretim yaptı. İTÜ’de Makine Mühendisliği Bölümüne 12. sırada girdi, kuyumculuktan edindiği tecrübe ile öğrenciliği sırasında Silahlı Kuvvetler ’in çeşitli kolları için madalya ve armalar üretti.
1964 – 1976 yılları arasında, önceleri grafiker ve yevmiyeli teknik personel, 1967’den itibarense gravür atölyesi şefi ve Teknik Müşavir olarak Darphane’ye hizmet etti. 1968’de Topkapı Sarayı’nda sergilenen Kaşıkçı Elmasının incelenmesi, ölçülerinin ve sahihliğinin tespiti ile görevlendirildi.
1970 yılındaki ilk hatıra paradan başlayarak pek çok paraya hem mecazen hem de gerçek manada imza atan sanatçının tekniği, 1957 yılında çıkartılan madeni paraların kalplarını hazırlayan İtalyan sanatkar Giampaoli‘ ye benzetilir.
1970’lerin başında, dönemin Darphane yönetimi, Anadolu kıyafetleri koleksiyoneri Sabiha Tansuğ’un bir sergisini ziyaret eder ve bu tür yöresel kıyafetlerin yeni çıkacak paralarda kullanılabileceği düşünülür. Bu yönde bir desen üretmesi için Avni Bey, Sabiha Tansuğ’un Ankara başlığı giymiş bir fotoğrafını çekti, ancak birebir belirli bir şahsı resmetmiş olmamak için fotoğrafın surat kısmını kesip, sadece Ankara başlığı kısmını kullandı. Normalde Darphane’ye kendisine tahsis edilen araç ve şöför ile gidip geldiği halde, paraya işlemeyi düşündüğü ortalama Türk kadını hayalinde canlandırabilmek için, bir süre toplu taşıma ile şehirde dolaşarak 50 Kuruş ve daha sonraki hatıra paralarda kullanılan deseni yarattı.
1970 Türkiye Büyük Millet Meclisi 50. Yıldönümü hatıra parası – Kalpaklı kravatlı Mustafa Kemal Paşa
1970 Türkiye Büyük Millet Meclisi 50. Yıldönümü hatıra parası – İlk TBMM Binası
1970 F.A.O. 2,5 Lira, Traktör süren Atatürk “Saban Kılıçtan Üstündür.”
1974 yılı 5 Liralarda kullanılan Samsun Atatürk Heykeli
1971’de ilk olarak 50 Kuruş’ta kullanılan Anadolu başlığı giyen köylü kızı portresi
30 Ağustos 1922 Zaferinin 50. Yıldönümü at binen Atatürk
30 Ağustos 1922 Zaferinin 50. Yıldönümü muharebe sahnesi
1973 Cumhuriyet’in 50. Yıldönümü gümüş – Atatürk, traktör ve fabrika
1973 Cumhuriyet’in 50. Yıldönümü altın – Atatürk
1973 Cumhuriyet’in 50. Yıldönümü logosu
FAO Aile planlaması – Herkesi için yiyecek
FAO Köylü kadınını kalkındırma – Anadolu başlığı giyen köylü kızı
FAO Köylü kadınını kalkındırma – Emziren anne
FAO Kadının sürü kültür ve erdem olmalıdır
1974 – 1976 arasında Darphane Müdürlüğü yapan Cemalettin Seber’e (namı diğer Cemal Süreya), kurumda kullanılmayan eski makineleri hurdaya çıkartması talimatı verildiği bir dönemde, Avni Kumuk, sözü edilen makinelerin tarihi vasfını vurgulayarak Cemal Süreya’yı bakanlık ile görüşmeye ikna etti ve tarihi makinelerin bugün Darphane Bünyesinde sergilenmesini sağladı.
Cemal Süreya’nın keleminden Avni Kumuk:
(“Günübirlik”ler – Toplu Yazılar 2 – YKY)
Büyük Bir Kalemkâr
İlk resmi Türk darphanesi Fatih zamanında, İstanbul’un alınışından hemen sonra, Beyazıt yakınlarında bir yerde kurulmuştur. Cumhuriyet dönemine dek madeni paralarda insan resmi olmadığı gibi tam rölyef de yoktur. Hep iki boyutlu çalışılmıştır. Paralar, iki çelik yüzey arasına yerleştirilmiş madeni pullara çekiçle vurularak yapılıyordu. Gerçi I. Mahmut zamanında para yapımında presler de kullanılmaya başlanmıştır. Ancak, gerçek anlamda rölyefli sikkelerin basımı için Cumhuriyet dönemini beklemek gerekecektir.
Cumhuriyet döneminde, 1957’ye dek, paralardaki rölyefler hep yabancı uzmanlara, sanatçılara yaptırılmış ya da onların hazırladıkları kalıpların, çalışmaların çoğaltılmasıyla yetinilmiştir. Sözgelimi Atatürk rölyeflerini ilk sıralarda bir İngiliz sanatçı yapıyordu. 1957’den sonra Batı’daki örneklerin niteliklerini taşıyan ilk paralarımız da bir yabancı uzmanın, İtalyan darphanesi baş gravörünün emeğiyle hazırlanmıştır.
Ama son on beş yıl içinde Darphane’de yapılan bütün madeni paraların, madalyaların, madalyonların üstünde bir Türk sanatçısının emeğini, ustalığını görüyoruz: Avni Kumuk.
Kim bu Avni Kumuk? Maden üstünde üç boyutlu çalışan, “hatıra paralar”ın üstüne imzasını atan ilk Türk. Ayrıca bu alanda tek Türk. Gerçi maden üstünde rölyefli çalışmalar yapan Palti adlı başka bir yurttaşımız daha var, ama, o genellikle kalıpları İtalya’da yaptırıyor. Avni Kumuk çok yönlü bir sanatçı.
Bir paranın, bir madalyonun deseninden baskısına dek uzanan yapım çizgisinin bütününü kapsayan bir çalışması var: Sanatçıyla teknisyenin, teknisyenle işçinin hünerlerini, erdemlerini birleştiren bir çalışma. Bu konuda bileşik ve korkunç diyebileceğimiz bir duyguya yükselmiş: Merih’in dünyadan çekilmiş fotoğrafını gösterin, size bu gezegenin ırmaklarının derinliğini, dağlarının bitkisel örtüsünü, küçük ve kaçak keçiyollarını söylesin. Yine de desenci yanının gravör yanı kadar güçlü olmadığı kanısındayım. Bence iyi bir desenciyle çalışırsa, yalnız ülkemiz değil, dünya ölçüsünde kabartma yapıtlar ortaya koyabilir. Avni Kumuk kendisini daha çok madalyalarda, özellikle de madalyonlarda ortaya koyuyor. Bu tür çalışmalarda daha özgür deneylere girebiliyor da ondan.
Avni Kumuk, 1934 yılında Samsun’da doğmuş. Teknik Üniversite Makine Fakültesi’nde okumuş. Ancak hayat güçlükleri onu bu fakültenin beşinci sınıfından ayrılma zorunda bırakmış. Baba mesleği olan kuyumculuk işleriyle uğraşmış. Bu arada da Darphane’ye girmiş. Kuyumculuğun bin yıllık deneyleriyle mesleki öğreniminden edindiği görgüyü birleştirme olanağı bulmuş bu kurumda. Gerçekten de ülkemizde gravör yetiştiren başka hiçbir yer yok. Güzel Sanatlar Akademisi’nde de, Tatbiki Güzel Sanatlar Akademisi’nde de ayrı bir gravür, bir madalyon bölümü olmadığı kanısındayım. Bu yüzden, Avni Kumuk, bir rastlantı sonucu olarak mı bilmiyorum, kendi yeteneğine en uygun bir çalışma ortamı bulmuştur Darphane’de. Bugüne dek 100 kadar madalyon yapmış. Elinizdeki paraların kalıplarını da o hazırlıyor.
Makineleşmenin ilerlemesiyle gravörün işi tehlikeye giriyor mu? Ya da bir gün girebilir mi? “Hayır,” diye karşılık veriyor Avni Kumuk, “bu işte insan elinin hünerini ortadan kaldıramazsınız. Üstelik günümüzde bile 200 yıl önceki yöntemlerle çalışılıyor. Çok şey değişmiş değildir aslında. Alçı modeli hazırlayan biziz, pantografla ufaltan yine biz, çelik üstüne doğrudan doğruya işleyen yine biz. Kabartma sanatında sanatçıyı ortadan kaldıramazsınız. Ya da en son ortadan kaldırılacak kimse o olacaktır. ”Dünyada ilk madeni para Anadolu’da basılmıştır. M.Ö. 700 yıllarında Lidya’da ırmak yataklarında bulunan elektron adlı bir maden kullanılıyordu bu paralarda. Ne yazık ki, aynı Anadolu’da para rölyefleri Avni Kumuk gibi bir sanatçı ortaya çıkana dek hep yabancılara yaptırılmıştır.
Darphane’deki hizmetlerinin ardından, 1982’de kurduğu International Goldart İstanbul firmasında aralarında Türk Nümismatik Derneği’nin hazırlattığı madalyonlar da bulunan 700’ü aşkın madalya, bröve, şeref madalyaları, MİT amblemi, Polis rozetleri ve benzeri eser üretti. Yerli ve yabancı, resmi ve özel pek çok kurumdan teşekkürnamelerle taltif edildi.
1971 Malazgirt Zaferi 900. Yıldönümü Malazgirt savaş sahnesi
1976 Kültür Bakanlığı
Ziya Gökalp
1976 Kültür Bakanlığı
Ziya Gökalp-arka
1978 TND – İlk Türk Nümismatı
Abdüllatif Suphi Paşa
1978 TND – İlk Türk Nümismatı
Abdüllatif Suphi Paşa
1978 TND – Harf Devriminin 50. Yıldönümü
1978 TND – Harf Devriminin 50. Yıldönümü
1979 TND – Halil Edhem Eldem
1979 TND – Halil Edhem Eldem
1980 İstanbul Tıp Fakültesi & TND – İbn-i Sina’nın 1.000. Goğum Yıldönümü
1980 İstanbul Tıp Fakültesi & TND – İbn-i Sina’nın 1.000. Goğum Yıldönümü
Atatürk’ün 100. Doğum Yılı
Kanada – Türkiye Dostluk Madalyonu
Atatürk’ün 100. Doğum Yılı
Kanada – Türkiye Dostluk Madalyonu
1981 Eskişehir Turizmini Geliştirme Yayma Derneği,
Yunus Emre Kültür Sanat Festivali
1981 Eskişehir Turizmini Geliştirme Yayma Derneği,
Yunus Emre Kültür Sanat Festivali
Sakıp Sabancı
Hatıra Madalyon
Hürriyet Gazetesinin 1974’te başlattığı “Yeni Bir Yavuz İstiyoruz” kampanyası kapsamında basılan madalyon
Resim alanında da eserler üreten Avni Kumuk, sadece yetenekli bir sanatkar değil, aynı zamanda üstün bir mühendisti. 1974 Kıbrıs Barış Harekatından sonra Türkiye’ye uygulanan ambargo sebebiyle savunma sanayinde yaşanan parça eksikliğinin giderilmesine katkılar sundu, yerden havaya uçaksavar roketlerinin en hassas parçalarından olan yönlendirme kanatlarının üretimini sağladı.
Ailesi, Avni Bey’in en gözde eseri olarak, som altından yaptığı, zümrüt taşlarından gözleri olan bir leylek heykelini hatırladığını belirtmektedir. Yapı Kredi Bankası için yapılmış olması muhtemel heykele ait bir fotoğrafa maalesef ulaşabilmiş değiliz.
İTÜ Makine Mühendisliği Fakültesi, Sanayi Danışma Kurulunda görev aldı, özel sektörde pek çok firmaya ihtiyaç duydukları çok hassas ve karmaşık parçaları için kalıplar üretti. Zamanında yurtdışından tedarik edilen mamullerin yurtiçi imalatına imkan veren büyük katkılar sundu.
Çok karmaşık 124 parçadan oluşan Zibro Kamin sobalarını ve Zibro Grill mangallarını üreterek Avrupa’ya çok büyük ölçekte ihracatlar gerçekleştirdi. Türkiye’de ilk defa Arçelik için bulaşık makinesi sepetlerinin hattını ve bulaşık makinesi sepetlerini üretti. İlk defa ince cidarlı enjeksiyon baskılı plastik ambalajları üreterek ithalatı durdurdu. MissFlora Firması bulaşık makinesi kokusunu kalıbını üretti. Birçok gıda firmasına dolum makineleri, sürpriz yumurta imalatı için gerekli kalıpları üretti. Almanya’ya Vakumlu gıda saklama kaplarını üretti.
2 çocuk babası Avni Kumuk , toplumdan aldığının fazlasını topluma verme ilkesi ile, son dakikaya kadar üretmeye, çalışmaya devam etti.
* Cumhuriyet dönemi paralarının desenlerini üreten diğer sanatçılar için tıklayın.
*Avni Kumuk’un Türkiye Cumhuriyeti paraları ve nümizmatiği alanındaki eserlerini derlediğimiz bu yazıya katkılarından dolayı sanatçının ailesine en derin şükranlarımızı sunmayı borç biliriz.
Kurtuluş Savaşı sırasında, Batı Cephesinde yedek subay olan Etem Tem, fotoğraf makinesine sahip olması sayesinde, cephede ayrıca savaş fotoğrafçısı olarak da görev aldı. Kurtuluş savaşının bitiminden, ölümüne kadar Mustafa Kemal Atatürk’ün özel fotoğrafçılığını yaptı.
Nümizmatik literatüre bağlantısı, özellikle Büyük Taarruz sırasında Kocatepe’de çektiği Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’nın ikonik fotoğrafı sebebiyledir. Bahsi geçen fotoğraf karesi, acmonital 2½ ve daha sonra alüminyum 10 Liralarda, ayrıca daha pek çok madalya, heykel ve pulda kullanılan desene referans oluşturdu.
Etem Tem’in Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’yı Kocatepe’de fotoğrafladığı ünlü kare
Taksim Anıtı’nda Pietro Canonica’nın Kocatepe sahnesini yorumu (foto: https://bayaiyi.com/taksim-cumhuriyet-aniti/)
1960 ikibuçuk lira tura yüzü, Etem Tem’in fotoğrafladığı meşhur sahne; Atatürk Kocatepe’de
1972 Afyon madalyon, Atatürk Kocatepe’de
1981 yılı alüminyum 10 Lira
2022 1 Lira Tedavül Hatıra versiyonu: Büyük Taarruz 100. Yılı logolu
2022 Büyük Taarruz 100. Yılı gümüş hatıra paranın logolu tura yüzü
2022 Büyük Taarruz 100. Yılı Hatıra Para, Atatürk’ü Kocatepe’de gösterir yazı tarafı
2022 Büyük Taarruz’un 100. Yıldönümü polimer halkalı
2022 Büyük Taarruz’un Yüzüncü Yılı polimer halkalı gümüş 10 TL
2022 Büyük Taarruz bronz yazı
2022 Büyük Taarruz bronz tura
Ethem Tem’in paralarda yer alan bir diğer fotoğrafı da 1925 yılından; Bursa gezisi sırasında çekilen fotoğraf, dokuzuncu emisyon 5 ve 10 Liralık banknotlarda kullanıldı. (*i, *ii, *iii).
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Reşit Paşa Vapuru’nda, Bursa, 1925 (fotoğraf aynalanmış halde)
1957 yılı 1 liradaki Atatürk portresinin tasarımcısıdır.
Aynı portre, 1960 yılı 27 Mayıs ihtilali konulu gümüş 10 Liralarda ve 1998’de Cumhuriyet’in 75. Yıldönümü için üretilen 25 Milyon Liralık altın paranın da tura yüzünde(*27, Sf. 183) kullanıldı.
İtalyan Darphanesinde 1936 – 1963 yılları arasında hizmet veren Giampaoli’nin pek çok İtalyan parasında tasarımı bulunur. Ayrıca Vatikan, San Marino ve Malta için sayısız para ve madalya üreten sanatçı, Almanya, Fransa, İspanya, İsrail ve Tunus Darphanelerine danışman olarak davet edildi.
Müzayedelerde ortaya çıkan parçalardan (ör. a, b), 25 Kuruş için de Atatürk portreli deneme baskıları hazırladığı ve Hürriyet Gazetesi Kurucusu Sedat Sinavi portresi gibi özel siparişler aldığı anlaşılır. Portrelerde rölyefin altında J. Pavlvs imzası görülür.
Vatikan’a onlarca madalyon üreten sanatçının kendi ismini de Latinleştirerek Pietro Giampaoli’yi Joannes Pavlvs olarak işlediği oto-portre madalyonları mevcuttur (*1). Farklı yıllarda, tekrar tekrar ürettiği oto portrelerinde deve dikeni deseni kullandı ve etrafına farklı sloganlar işledi. Çiçek sembolizminde deve dikeni yalnızlığı ve inzivayı simgeler. Elverişsiz koşullarda yeşerebilen devedikeni kişinin zorluklar karşısında ilerleyebilmesini ifade eder.
27 Mayıs 1960 İhtilali 10 Lira Atatürk portresi
27 Mayıs 1960 İhtilali 10 Lira, Devrimin amblemi
1959 yılı 25 Kuruş, Mermi taşıyan köylü kadını
1960 – İki buçuk Lira Mustafa Kemal Paşa Kocatepe’de
1957 Prova 25 Kuruş,
yıldızın altında J. Pavlvs imzalı
1958 Hürriyet 10 Yıl hizmet madalyonu – 1958 J_PAVLVS
Pietro Giampaoli – Joannes Pavlvs
Deve dikeni ve etrafında “Procvl Profanis” (Sıradanlıktan Uzakta)
Joannes Pavlvs – Pietro Giampaoli
NON SINE LABORE (Çalışmadan olmaz)
1950’lerde Türk Paralarının üretiminde kullanılmaya başlanan paslanmaz çelik acmonital alaşımın on yıldan fazla bir süredir İtalyan paralarında kullanıldığı göz önüne alındığında, İtalyan Darphanesi ile işbirliğine girilmesi olağan görülmeli.
Acmonital sert ve işlemesi bakır ya da nikele kıyasla daha zor olan bir malzeme olduğundan, İtalya’dan basılacak paralar için makine de getirtilmiştir. Kendisi de heykeltraş olan kardeşi Celestino Giampaoli de İstanbul Darphanesi’nde akmonital paraları darbedecek makinaların kurulumu ve kullanımı üzerine danışmanlık yaptı (*2).
Avni Kumuk‘un 1964’te Daphane bünyesine dahil olmasına kadar, para kalıplarının tamamının Giampaoli elinden çıkmış olduğunu kabul etmek yanlış olmayacaktır.
* Cumhuriyet dönemi Türk paralarının desenlerini üreten diğer sanatçılar için tıklayın.
Henrich Krippel , 1883, Viyana doğumlu heykeltraştır. 1925 yılında Cumhuriyet’in değerlerini simgeleyen anıtlar dikilmeye başladığı dönemde, Ankara Zafer Anıtı için açılan yarışmayı kazandı (#38, Sf 194). Türkiye’ye geldiğinde İstanbul Belediyesi kendisine Sarayburnu Parkı’ndaki Atatürk heykelini yaptırdı. Krippel, 1938’e kadar 13 yıl Türkiye’de kalarak pek çok Atatürk heykeli üretti.
Heykeller için Atatürk şahsen poz verdi (#38, Sf 202), temaları hakkında da yönlendirmelerde bulundu. Örneğin, Afyon Zafer (Büyük Utku) Anıtı‘nın kaidesindeki Fevzi Çakmak’ı masa başında yumruğunu haritaya basmış gösteren kabartma için Krippel’i Fevzi Paşa’ya gönderdi (#39, Sf 116).
Sanatçı, heykellerin kalıp ve dökümlerini Viyana’daki atölyesinde bronza döktürüp demonte halde Türkiye’ye getirdi (#37, Sf.51)
Eserleri, çeşitli madeni para ve banknotta yer aldı.