Türkiye Cumhuriyeti paralarının motiflerini üreten sanatçıların listesini derlemeye çalıştık.
Madeni ve Kağıt paraların çoğu, Darphane ve Banknot Matbaası bünyesindeki sanatçılar tarafından üretildiyse de, Cumhuriyetin erken dönemlerinde yabancı danışmanlardan hizmet alındı, zaman zaman da açılan yarışmalara katılan sanatkarların çalışmaları hatıra ve tedavül paralarında yer buldu.
Cumhuriyet dönemi paralarının tasarımlarında çalışmaları yer eden sanatçılar:
(parantez içinde verilen tarih, sanatçının tasarımının kullanıldığı ilk çalışmanın tedavüle çıktığı yıldır.)
Türk geleneğinde, egemenliğin kabul gören iki ana sembolü vardır; ilki hükümdarın adına hutbe okunması ve ikincisi de adına sikke kesilmesi.
Türkiye Cumhuriyeti’nin de, denebilir ki 29 Ekim 1923’te adı konmuş, hutbesi okunmuştur. Ancak şartlar henüz yeni para darbına elverişli olmadığından, Cumhuriyet henüz ilk yılında kendi parasını basamadı ve de ticareti sekteye uğratmamak adına, Osmanlı döneminden devrolan paraların kullanımına devam edildi. Sultan Reşad adına Alman Nikel Fabrikaları Şirketine darp ettirilen nikel ufaklıklar ile Sultan Vahdettin adına basılan 40 Paralık sikkeler (*1), yenileri basılıp piyasada yaygınlaşana kadar geçerliliğini korudu.
1924
Cumhuriyet’in kendi adına para üretebilmesi için 1924 Şubatında 411 numaralı “Meskukat Darbı Hakkında Kanun” çıkarıldı. 3 Ağustos 1924’te 10 Kuruş, Eylül’de 5 Kuruş ve 14 Ekimde de 100 paralık bronz ufaklıklar tedavüle verildi.(*2, Sf.5)
Alışılagelmiş birimler korunarak, 1 Lira = 100 Kuruş, 1 Kuruş = 40 Para katsayılarına dayanan dönüşüm sistemine devam edildi. Cumhuriyetin ilk madeni paralarının tasarımını, İstiklal Madalyasını da tasarlayan Mesrur İzzet Bey (Ahmet Mesrur Durum) gerçekleştirdi.
1925
5 Ekim 1925’te Cumhuriyet’in ilk altın parası olan 5 Liralar törenle basıldı. Presten çıkan ilk 5 Lira Atatürk’e verilmek üzere Maliye Bakanı Abdülhalik Renda’ya teslim edildi(*2, Sf.6).
Ufaklıklar’a halk arasında “manda gözü” lakabını alan 25 Kuruşluk nikel para eklendi.
1926
1926 ve sonraki paralarda, miladi takvim yılı, eski yazı ve rakamlar ile (١٩٢٦) kullanılmaya başladı. (*2, Sf.8)
Meskuk Altınlardan iki buçuk (2½), Tam (1), Yarım (½) ve Çeyrek (¼) Liralar basılmaya başladı.
1927
Ziynet altınlarının üretimine başlandı. bu tipteki altınlar da Meskuk altınlar gibi beş tip olarak basıldı. Meskuk altınları Lira cinsinden tanımlanırken, ziynetler ise 500, 250, 100, 50 ve 25 “Kuruş” değerinde tarif edildi.(*2, Sf.12)
5 Aralık 1927’de Cumhuriyet’in ilk banknotları tedavüle verildi. Resimlerini Ressam Ali Sami (Boyar) Bey’in oluşturduğu (*5 Sf.6) ve basımı İngiltere’de yapılan 1, 5, 10, 50, 100, 500 ve 1.000 Liralık kupürlerden oluşan bu banknot grubu, günümüzde “Birinci Emisyon” olarak adlandırılır.
Banknotlar, Harf Devrimi’nden önce basıldığı için eski yazı ile, ve kupür değerleri ayrıca Osmanlı Evrak-ı Nakdiye’sindeki teamüller de korunarak, ayrıca Fransızca ifade edildi. O dönemde para sistemi hala altın karşılığına dayandığından, yani tedavüle verilen tüm kağıt paraların altına dönüşüm garantisi olduğundan, 500 ve 1.000 Lira gibi büyük kupürlü kağıt paraların alım gücü çok yüksekti. Bu sebeple yüksek değerli bu banknotlardan günümüze pek azı kalabildi. Beşyüz Liralık banknotların 100, Bin Liralık banknotların ise sadece 23 adedi bankaya dönmedi. (*36, 2014 baskısı Sf.146 & 147)
1931
Yeni Türk Harfleri 1928’de kabul edildiyse de, 1929’da dünyayı saran ekonomik bunalım sebebiyle yeni harfli paraları tedavüle sürmek 1934’ten önce mümkün olmadı. Elde edilen 50 ve 1.000 Lira banknot numune baskılarından (spesimen), Latin Harfli banknotların taslaklarının oluşturulduğu, ancak tedavüle verilmediği anlaşılmaktadır. (*42 Sf.68 & *43).
Ressam Ali Cemal‘in kalıplarının kullanıldığı paradan başlayarak, 1944 yılına kadar olanlardaki Cumhuriyet kelimesi, “Cümhuriyeti” şeklinde “ü” harfi ile yazıldı(*8 Sf.62).
1935
1, 5, 10, 25 ve 50 Kuruştan oluşan, kendi içinde uyum gösteren bir seri halinde, İngiliz Darphanesi sanatçılarından Percy Metcalfe tasarımı yeni madeni paralar tedavüle verildi.
Daha değerli olan gümüş sikkelerde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün sola bakan portesi, küpronikel ufaklıklarda ise henüz oranları standartlaştırılmamış ay ve yıldız deseni kullanıldı.
1937
100 Kuruş yerine gümüş 1 Lira tedavüle çıktı. Tura yüzünde 50 ve 25 Kuruşlardaki Atatürk rölyefi, yazı tarafında ise 50 Kuruştaki ile aynı tarzda fakat iki adet buğday başağı ve önde Ankara meskuk altınlardakine benzer oranlarda ay ve yıldız deseni kullanıldı.
Atatürk portreli ziynet altınlarının üretimi başladı. Tasarımlarında V. Mehmed Reşad dönemi 500 Kuruş ziynet altınındaki çiçek motifli çerçeve kullanılarak Osmanlı arması yerine 32 adet yıldızdan oluşan çember içinde Atatürk portresi, “duribe fi kostantiniyye” (İstanbul’da darbedildi) yazısı yerine de yine 32 yıldızlı daire içinde kaligrafik formda Türkiye Cümhuriyeti ibaresi kullanıldı.
1 Kuruşluk ufaklıklar, aynı çaptaki gümüş 25 Kuruş ile karıştırılıyor diye dalgalı formda yenilendi.
Yakın tarihli müzayedelerde ortaya çıkan ve Tunç Buyurgan koleksiyonunda bulunan parçalardan, 5 ve 10 Liralık banknotların da İsmet İnönü portreli versiyonlarının onaylandığı anlaşılmaktadır (*46 Sf.96).
1941
İngiltere’de bastırılan 50 Kuruş ile 100 Liralık banknotları taşıyan gemi, Yunanistan’ın Pire Limanı’nda Alman savaş uçaklarının bombardımanına maruz kalarak battı. Bahsi geçen banknotlar Türkiye’de tedavüle verilmeden geçersiz sayıldı. (*14Sf. 15, *42 Sf.78)
İsmet İnönü portreli 10, 50 ve 100 Lira, 3. Emisyon kapsamında piyasaya verildi. Banknotların basımı için başta Alman matbaalardan hizmet alındı, ancak 100 Liralıklardan TCMB’nin onayı alınmamış seriler piyasada görülünce (*36, 2014 baskısı Sf.181), sonraki banknotlar Amerikan matbaalarında bastırıldı.
1943
İnönü portreli ziynet altınları basılmaya başladı.
1944
Yeni harflerle basılacak meskuk altınlar, Meclis’te Manisa vekili Hikmet Bayur’un teklifi üzerine(*2, Sf. 34), yarısı Atatürk yarısı ise İnönü portreli iki tipte üretildi.
25 Kuruş ufaklıklar gümüş yerine bronz-nikel alaşımından üretilmeye başladı. Tura yüzündeki Atatürk portresi yerine bayrak kanunu ile oranları standarda bağlanan ay-yıldız motifi kullanıldı. Bu para ile tura yüzündeki Cumhuriyet kelimesi, bugün kullandığımız biçimde u harfi ile yazıldı (*8 Sf.62). Tutya (çinko) ve bronzdan mamul bu paralar, askeri ihtiyaç fazlası top mermisi kovanlarının eritilip yeniden değerlendirilmesiyle üretildi (*14 Mart 1948 tarihli Ulus “Darphane’de Birkaç Saat” başlıklı, Ziya Tansu imzalı haber ve *42 Sf.46)
Yazılarını hattat Prof. Emin Barın‘ın yazdığı, Ay yıldız desenli 1 Lira ve 50 Kuruşluk gümüş sikkeler ile bronzdan mamul, delikli 1 Kuruşlar piyasaya verildi. 1924’ten beri madalyon yönünde basılan madeni paralar sikke yöneliminde basılmaya başladı.
1944’te bronzdan üretimine başlanan 25 Kuruşların yazı tarafı da buğday başaklarının oluşturduğu bir çelenkle süslenerek, tedavülde bulunan 1 Lira ile 50 Kuruş ile uyumlu hale getirildi.
Ortası delik bronz ufaklıklar, 100 Para yerine artık ikibuçuk (2½) kuruş değerinde tedavüle verildi.
Bir önceki yıl tedavüle verilen 1 Kuruş ile seri oluşturacak halde Yarım Kuruş (½) değerinde sikkeler de basıldı ancak tedavüle verilmedi. 1949 darphane setlerinde bulunanlar ile, imha edilmeyip 1980’lerde ortaya çıkanlar ile birlikte 300 adedin altında olduğu kabul edilir (*25 Sf. 12).
Tura tarafında Ay-yıldız, yazı tarafında buğday demetinden çelenk desenine sahip 10 ve 5 Kuruşlar piyasaya verildi. Böylece 1 Lira, 50, 25, 10 ve 5 kuruşluk seri bir desen uyumuna kavuşturuldu.
1947 yılında Şebinkarahisar, Giresun’da doğan, 1977 ~ 2003 yılları arasında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nda görev alan gravür sanatçısı Şükrü Ertürk’ün ilk çalışması, Uluslararası Çocuk Yılı 1979’da basılan 7. emisyon 10 Liraların arka yüzündeki kompozisyondur.
Sonraları Mehmet Akif Ersoy portresi, yedinci emisyon 5.000 Lira banknotlarındaki Mevlana Müzesi, Efes Antik kenti manzarası gibi pek çok peyzaj ve deseni, bakır ya da çelik plaka üzerine doğrudan el ile oyma yapılan Taydus (taille-douce) tekniği ile üretti.
Cemal Işıksel‘in fotoğraflarını baz alarak, ayrıntılı bir arşiv taraması ile oluşturduğu portreleri, 100.000 ~ 20.000.000 Lira ve benzer formdaki sekizinci emisyon banknotları ile 8. emisyonun 50 ve 100 Liralık banknotlarında kullanıldı. Banknot Matbaası için 15 ayrı Atatürk portresi üreten gravörün, banknotlarda kullanılan bu iki Atatürk portresinde Ş.ERTÜRK şeklinde ismi bulunur. (*42, Sf. 144 & 177).
Sivas Lisesi’nde eğitim gören Şükrü Ertürk, 1966 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü, Resim – İş Öğretmenliği Anabilim Dalı’nda eğitimine devam etti. 1969 ~ 1971 yılları arasında Diyarbakır Dicle İlköğretmen Okulu’nda resim öğretmenliği yaptıktan sonra 1974 ~ 1977 yılları arasında Gazi Eğitim Enstitüsü Resim – İş Bölümü asistanı olarak görev aldı.
1976 yılında Gazi Eğitim Enstitüsü’ne Banknot Matbaası’ndan gelen yöneticiler ile tanışan Şükrü Ertürk, matbaada gravür sanatçısına ihtiyaç duyulduğunu öğrendi, giriş sınavlarının ardından Banknot Matbaasında gravür sanatçısı olarak çalışmaya başladı.
1986’da İtalyan banknotlarındaki portreleri üreten Prof. Trento Cionini atölyesini ziyaret etti. Prof. Cionini de Mario Baiardi‘nin çırağıdır. Şükrü Bey, Baiardi hakkında, “Onu hiç görmedim, ama yaptığı gravür portreler benim ikinci öğretmenim oldu” diye söz eder.
Banknotları, “işlevsel baskı resim” olarak tanımlayan Şükrü Ertürk, 1997’den beri exlibris üzerine de çalışmaktadır. Prof Hasip Pektaş, Müjde Ayan, Luc van den Briele, Benoit Junod ve Prof. Dr. Aziz Sancar’a exlibris üretti. Banknot portreciliği ile ortak yanlara sahip olan exlibrislerinde, en belirgin öğe, sahibinin portresidir.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası gravür sanatçılarından Selahattin Tuğa’nın, altıncı emisyon 1.000 Lira banknotlarındaki Mustafa Kemal Atatürk portresi ve Boğaziçi manzarasında S.TUĞA olarak imzası bulunur. (*42, Sf. 133).
* Türk paralarının tasarımında desenleri bulunan diğer sanatçılar için tıklayın.
1923 yılında Avusturya’nın Kleinraming şehrinde doğan sanatçı, Stern şehrinde Demir & Çelik İşleme Teknik Okulunda (Fachschule für Eisen- und Stahlbearbeitung) eğitim aldı. Avusturya Merkez Bankası için çeşitli banknota portre üretti.
1960’ların başında İsveç Merkez Bankası için de portreler üreten hakkak, ayrıca pek çok pul üreterek filatelistlerin yakından tanıdığı bir isim oldu.
6. Emisyon 50, 100 ve 500 Lira banknotlardaki Mustafa Kemal Atatürk portresinde A.NEFE imzası görülür (*42, Sf. 127).
* Türk paralarının tasarımında desenleri bulunan diğer sanatçılar için tıklayın.
Jan Piwczyk, 1962’de tedavüle verilen 5. Emisyon, 4. tertip 100 Lira ve aynı yıl çıkan 3. tertip 500 Liralarda görülen Atatürk portresini üreten gravür sanatçısıdır.
Cemal Işıksel‘in 1929’da Orman Çiftliğinde çektiği fotoğraf temel alınarak üretilen portre, TCMB Banknot Matbaasında üretilen ilk kalıptır.
Jan Piwczyk, 1897 Polonya doğumludur. Varşova’da Polonya pulları matbaalarında çalıştı. 1943’ten itibaren Berlin, Almanya’da pul gravürleri üretti. 1950’lerin ortasında Münih merkezli Giesecke & Devrient matbaasında çalıştı.
Dönemin Bakanlar kurulu kararlarından anlaşıldığına göre, Merkez Bankası Banknot Matbaasının kuruluş döneminde, en azından 1957 – 1964 arasında Türkiye’de çalıştı.
Çeşitli banknot ve madeni parada kullanılan Atatürk portresi, Cemal Işıksel’in fotoğrafları temel alınarak üretildi.
1962’de tedavüle verilen 5. Emisyon, 4. tertip 100 Lira ile, aynı yıl çıkan 3. tertip 500 Liralarda görülen Jan Piwczyk eseri Atatürk portresi
7. Emisyon 5.000 Liralık banknotta gravör Selahattin Tuğa eseri portre
7. Emisyon 100.000 ~ 20.000.000 arası banknotlarda ve sonradan benzer tasarımda basılan 8. Emisyon 1, 5, 10 ve 20 Yeni Liralarda hakkak Şükrü Ertürk eseri portre
1973, Cumhuriyet’in 50. yıldönümü altın ve gümüş hatıra paralarda Avni Kumuk eseri portreler
2002 yılı 250Bin Lira ve benzer şekil ile 2005 yılı 25 Yeni Kuruşta Nesrin Ekşi Schnepfeseri portre
8. Emisyon 50 ve 100 Lira Şükrü Ertürk gravürü portre
1905’te İstanbul’da doğan Cemal Işıksel, İstanbul Hükümetine karşı hazırlanan fetvayı kaleme alan Müderris Hasan Fehmi Efendi’nin oğludur. İlk Atatürk fotoğrafını, 1924’te Dumlupınar Zaferi’nin ikinci yıl kutlama törenlerine katılmak üzere Afyon yolculuğuna çıkılırken, istasyonda çekti. Daha sonra da Atatürk’ün bütün yurt gezilerine özel fotoğrafçısı olarak katıldı. Falih Rıfkı Atay, bir yazısında “Rahmetli Lider bütün fotografçılar arasından onu seçmişti.” diye bahseder. Işıksel de Atatürk’ü objektifinin gördükleriyle ebedileştirmeye çalıştı.
Türkiye’yi ziyaret eden yabancı devlet adamlarının da fotoğraflarını çekti ve Cumhuriyet’in ilk 40 yılına ait çok zengin bir fotoğraf arşivi oluşturdu. Çektiği Atatürk fotoğraflarının bazıları para ve pullara basıldı.
1926 yılında Cumhuriyet gazetesinin kurucusu Yunus Nadi’nin çağrısı üzerine Cumhuriyet’e geçti. Daha sonra, Atatürk’ün isteği ile Hâkimiyet-i Milliye ve Ulus Gazetelerinin de foto muhabirliğini üstlendi. 1956 yılına kadar aktif olarak sürdürdüğü foto muhabirliğini 1963’te noktaladı.
Atatürk’ün fotoğrafçılarına gösterdiği ilgiyi Cemal lşıksel, Abdi İpekçi’ye verdiği ve 6 Kasım 1972 tarihli Milliyet Gazetesinde yayımlanan röportajında şöyle anlatır:
“1932 senesinde Birinci Tarih Kongresi kongre azalarına Marmara Köşkü’nde bir çay verildi. Ben de gittim. Orada resim çekmek için münasip bir poz bekliyordum: Atatürk beni gördü. Döndü, etrafını almış olan tarih profesörlerine, tarih hocalarına; “Bu memlekette,” dedi. “Bütün istibdatları yıktık, yalnız şu Cemal’in istibdadından kurtulamadık. Söyle bakalım, nasıl resim çekmek istiyorsun, nerde duralım, nasıl duralım?”
Ben tabi ezildim büzüldüm, “Nasıl emrederseniz Paşam” dedim. Çünkü böyle bir iltifatı beklemiyordum. “Etrafınıza” dedim, “gelsin profesörler, öyle bir resim çekeyim.”
“Peki haydi gelin bakalım” dedi. Benim en güzel hatıralarımdan bir tanesi bu.”
İlki 10 Kasım 1965’te Ankara’da Alman Kültür Merkezi sergi salonunda olmak üzere 26 kez Atatürk Fotoğrafları sergisi açan Işıksel, 1969 yılında Ankara’daki dairesini sürekli bir Atatürk Fotoğrafları sergisi haline getirdi ve bu fotoğraflardan bir Atatürk albümü oluşturdu (1969).
Cemal Işıksel, 1989’da İstanbul’da vefat etti.
* Cumhuriyet paralarında eserleri yer alan diğer sanatçıların listesi için tıklayın.
Hattat Ahmet Bey, 1927’de tedavüle verilen banknotların yazılarını, farklı kupürlere divani, sülüs, rika, nesih ve talik gibi farklı hat tarzlarında çalıştı.